Zifnap'ın Yazıları
Dar-ül Erkam :: Yönetim :: Genç Yazılar
1 sayfadaki 1 sayfası
Zifnap'ın Yazıları
Duraktayım ayakta. Beklemekten… Belimden her iki ayağıma doğru tehdit dolu bir ağrı hareket halinde. Bir minibüs beliriyor, tabelasında ‘hayatiden geçer’. Sağlama almak için soruyorum hayatiden geçer mi? umursamaz bir baş hareketi. ‘aktarma yaparım’ diyor biniyorum
Gidiyorum, gidiyoruz. Nereye, nerden, neden gittiğimi unutturacak kadar uzun saatler geçiyor. Hayır, böyle değil ne kadar uyusam da, dalıp gitsem de bir yerden bir yere gittiğimi biliyorum. Evet, ben bir yerden bir yere gidiyorum. Rahatsız oturma yerleri, uyuşan bacaklarım, karıncalanıyor ellerim, nefes alış verişlerim düzensiz, güneş yakıyor. Koltuğunun tam arkasındayım. Kendimi unutturmuş ve unutmuş. Dalıyorum, uyuyorum. Yollar boşalmış, içerde dışarıda kimse yok. Uyuyor direksiyonda. İzin ver biraz ben kullanayım? Diyorum. Hayır, anlamında başını sallıyor. Kısa yoldan götürüyorum ben seni bilmezsin diyor. Öyle diyorsa öyledir diyorum. Kısa yolları düşünüyorum. Gitmediğim uzun yolları da düşünüyorum. Sert bir frenle kendimi arka camda buluyorum. Tabelaya çarpmamak için tüm çaba ama çarpmış, gelmişiz. Kafamın arkasında sıcak sıvıyı hissediyorum.
‘Çarpacağımızı biliyordum ya da geleceğimizi.’ Hep bunu yapar, biliyordum. Bazen sırf biliyordum demek için bilinen durumu yaratır, durum olur. Sonra bilir, o hep bilir
Biliyordum. Geldik, çarptık.
Düşmüş, başı kanıyor onun da.
-N’aber diyorum
—İyidir, senden diyor
—Devam edebilecek misin? diyorum
—Devam edebilecek miyim? diyor
Edebilirim demesini istiyorum. Bir kere daha biliyordum demesini istiyorum.
Yine yoldayız. Yolda, her şeye devam, bir kere daha devam...
Duruyor duracağını bildiği yerde.
—İn diyor
İniyorum.
Gidiyorum, gidiyoruz. Nereye, nerden, neden gittiğimi unutturacak kadar uzun saatler geçiyor. Hayır, böyle değil ne kadar uyusam da, dalıp gitsem de bir yerden bir yere gittiğimi biliyorum. Evet, ben bir yerden bir yere gidiyorum. Rahatsız oturma yerleri, uyuşan bacaklarım, karıncalanıyor ellerim, nefes alış verişlerim düzensiz, güneş yakıyor. Koltuğunun tam arkasındayım. Kendimi unutturmuş ve unutmuş. Dalıyorum, uyuyorum. Yollar boşalmış, içerde dışarıda kimse yok. Uyuyor direksiyonda. İzin ver biraz ben kullanayım? Diyorum. Hayır, anlamında başını sallıyor. Kısa yoldan götürüyorum ben seni bilmezsin diyor. Öyle diyorsa öyledir diyorum. Kısa yolları düşünüyorum. Gitmediğim uzun yolları da düşünüyorum. Sert bir frenle kendimi arka camda buluyorum. Tabelaya çarpmamak için tüm çaba ama çarpmış, gelmişiz. Kafamın arkasında sıcak sıvıyı hissediyorum.
‘Çarpacağımızı biliyordum ya da geleceğimizi.’ Hep bunu yapar, biliyordum. Bazen sırf biliyordum demek için bilinen durumu yaratır, durum olur. Sonra bilir, o hep bilir
Biliyordum. Geldik, çarptık.
Düşmüş, başı kanıyor onun da.
-N’aber diyorum
—İyidir, senden diyor
—Devam edebilecek misin? diyorum
—Devam edebilecek miyim? diyor
Edebilirim demesini istiyorum. Bir kere daha biliyordum demesini istiyorum.
Yine yoldayız. Yolda, her şeye devam, bir kere daha devam...
Duruyor duracağını bildiği yerde.
—İn diyor
İniyorum.
Dar-ül Erkam :: Yönetim :: Genç Yazılar
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz