Dar-ül Erkam
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Kılıçarslan

Aşağa gitmek

Kılıçarslan Empty Kılıçarslan

Mesaj tarafından Eyüp Coşkun Paz Ocak 25, 2009 5:58 pm





Dünya tarihinde, bilhassa Müslüman Türkler adlarından sıkça söz ettirirler. Genel olarak savaşçılık, göçebelik, bağımsızlık sevgisi v.s…ancak, bir özellik daha zikredilir ki, beklide günümüz Dünya’sında bizi ‘’terör’’ ile veya ‘’barbarlıkla’’ yan yana getirenlerin dedeleri bizzat bu özelliği görmüş, takdir etmiştir…Bu da hiç kuşkusuz hoşgörüdür.



Bizler, yani günümüz Müslüman Türk Dünyası, İslam dinini Vahabi bir anlayıştan ziyade, Peygamber sünneti ve kıssalarıyla yoğurarak öğrenmiştir. Bundan doğan bir şey olmalıdır ki, hoşgörü bizde önemli bir yer tutar. Tıpkı, amcasını şehit eden Vahşi Hazretlerini affedip, onunda makamını sahabeliğe yükselmesi durumu gibi…



Müslüman Türkler, şu zamana kadar kurdukları bütün devletlerde azınlıklara yer vermiş; bir İspanya’nın Yahudileri kovması ya da bir Sırpların Boşnakları katletmesi gibi rezilce yollar ile asla alakası olmamıştır. Bunu anlamamız için, bilhassa Osmanlı Devleti’ne yakından bakmamız gerekir.



İlk olarak Fatih dönemine yakından bakacak olursak, bu hoşgörünün müthiş derecede ayyuka çıktığını görmekteyiz, zira İstanbul’un işgali sırasında top mermilerinden hasar gören gayri-müslim yerleşim alanlarını tahrip etmemek için,kavis çizen topların döktürülmesi,İstanbul fethedildiğinde de,bazı kiliselerin bizzat devlet tarafından onarılması,Fatih’in meclisine Ermeni,Rum hatta İtalyan din görevlilerinin girmesi,önemli görevler alması,bizim dinimizin bizzat hoşgörülü ve anlayışlı olmasından kaynaklanan olaylardandır.



Osmanlı, yakıp yıkmamış, azınlıklarına çok ama çok önem vermiş, ve 623 sene ile Roma İmparatorluğundan sonra en uzun yaşayan 2.ci devlet olmuştur.Konumuz Osmanlı değil elbette,ancak Türk milletinin tarihinden gelen bir hoşgörü anlayışının olduğunu göstermek istedim….Gelelim günümüze;



Devlet yönetmek gerçekten ama gerçekten güç iştir… Oturduğumuz koltuklardan televizyona doğru küfür sallamak, insanları beğenmemek, oturup 2 saat içinde vatanı kurtarmak oldukça kolaydır… Bu sebepledir ki, ne devletten aşırı hoşgörü beklemek hakkımızdır, ne de aşırı diktatör olmasını istemeye hakkımız vardır. Aşırı hoşgörü isteyenler bilmelidir ki; Anadolu’da hain katliamlar yapmış, hamile kadınları süngülemiş,’’Millet-i Sadıka’’yı çok güzel amaçları için kullanmış olanlardan özür dilemek, veya T.C sınırları içinde anarşi çıkarıp, masum halkı katleden, bebekleri bile katleden, ister bilerek ister bilmeyerek bu teröre katılmış olsun, teröristin bu yaptıklarının üzerine bebeği öldürülen ananın gözü önünde o insana hayat hakkı vermek, çocuk istismarcısına, yetim hakkı yiyene ‘’her insanın kendini savunma hakkı kutsaldır’’ deyip mağdurların hakkını elinden almak, ortak paydalar üzerine kurulu bir devlette,’’hoşgörü’’adı altında her türlü dini ve ırki ayrımı yapmak bizi nereye kadar götürecektir?...



Aksi gibi, sürekli bi şeyleri baskıyla yaptırmak, bilhassa dinsel ve ırksal olarak insanlara psikolojik ve fiziksel baskıda bulunmak, sürekli olarak asıp kesmek,’’işi ehli olna veriniz’’ yapmayıp da ’’işi bizim çocuğa verelim’’ demek de bu devleti nereye kadar götürecektir?


Devlet yönetmenin zorluğunu o koltuğa oturmadan bilemeyiz… Dolayısıyla, politikacılarımızdan beklediğimiz her zaman dengeyi gözetmeleri, bizimde yapmamız gereken muhakkak olayları doğru analiz ederek tutarlı olmayı başarabilmemizdir … Sonuç olarak ‘’layık olduğunuz şekilde yönetilirsiniz’’ ayetini de göz önünde bulundurursak, memnuniyetsizliklerimizde yeri gelip hatayı kendimizde de aramamız gerekmektedir.


Eyüp Coşkun
Eyüp Coşkun
Admin

Mesaj Sayısı : 154
Kayıt tarihi : 06/01/09

https://darulerkam.forum.st

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Kılıçarslan Empty Geri: Kılıçarslan

Mesaj tarafından Eyüp Coşkun Salı Mart 31, 2009 12:15 am

Yazıma başlamadan evvel, çok kutsal bir fikrin temsilcisi, gerçek bir ‘’dava’’ adamı olan muhterem Sn. Muhsin Yazıcıoğlu için Yüce Allah’a dua ediyor, ve inşallah sağ salim onu Türkiye Cumhuriyeti’ne ve ailesine bağışlamasını diliyorum.

Malumunuz,29 Mart’ta bizi büyük bir gün bekliyor… Tabiri caizse; Süleyman biziz! Mühür bizim elimizde…

Yalnız dikkatinizi çekmiştir, bu defa ki yerel seçim, deyim yerindeyse bir boks ringine döndü… Liderler birbirlerine her türlü lafları söylediler, sözde birçok kere şamar vurdular falan filan…

Daha ilginç durumlarla da karşılaşmadık değil,bir devlet kurumlarında çalışanların gece yarısına kadar balon şişirmeleri, seçim afişinin asılı olduğu bilboardlara,başka partilerin tırlarının önüne durarak kapatması, halk otobüslerinin farklı bir şekilde fazla mesai yapması(!!!)
ve belki de en kötüsü,Türkiye’nin
bir çok yerinde, BEBEK KATİLİ’nin sırtnı sıvazlayanların,
onursuzca bir çok partiliye saldırması…


Hepimiz kuşkusuz şekilde ne olursa olsun bir tercihte bulunacağız… Yalnız, buradaki en büyük mesele benim gözümde dürüstlüğün, delikanlı, harbi bir mücadelenin olmayışıdır.

Seçim mitinglerinin başlarında, liderlerin birçoğu ‘’HZ.ÖMER’’ den örnekler verdiler, meydandaki kalabalığın alkışlarına mazhar olmaya çalıştılar…

Hz. Ömer’den bahsediyoruz farkındaysanız… Yaşadığı dönemde Peygamber Efendimiz tarafından cennetle müjdelenen ve yine Peygamber Efendimiz tarafından ‘’Benden sonra bir peygamber gelseydi bu Ömer olurdu’’ hadisine layık görülen, halifeliği dönemde kendi işleri için ayrı mum devlet işleri için ayrı mum yakan, gece yarısı sırtında un çuvalı, tebdil-i kıyafet fakirlere yardım eden, öldüğü gün bir kurdun kuzuyu kapmış olmasından, yani dağdaki mahlukatın bile hakkını veren bir insandan bahsediyoruz… Ancak, siz bu saydıklarıma benzer bir şey görebiliyor musunuz acaba?

Miting dönemleri patates’e soğan’a makarnaya bulgura tav edilmeye çalışan benim temiz yürekli halkım, acaba daha sonraları ne zaman hatırlandılar? Yeri geldi top dağıtıldı, yeri geldi döner dağıtıldı, kimisi de bankalardan hortumladıklarıyla kontör dağıttı, kimisi doğalgazlı eve kömür dağıttı vs. vs….daha binlerce somut örnek sıralayabilirsiniz… Seçim zamanına kadar muhtaç dolaşsın,seçim zamanıda 2 çuval kömüre oy atsın!...

Buradaki serzenişim ne A partisine, ne B partisine, ne C partisine… Buradan serzenişim bütün siyasetçilerimize! Artık sıkıldı bu millet, bu milletin derdi patates soğan değil, ya da birilerinin kesilip biçilmesi değil, ya da kontör döner değil, bunların hiçbiri değil! Türk insanı artık huzur istiyor, artık şeref ve haysiyet istiyor, artık temiz bir siyaset görmek istiyor! Bu millet, şehit kanlarıyla kurulmuş bu kutsal topraklarda artık horoz dövüşleri seyretmek değil, ciddi ciddi iş yapan insanlar arıyor!

İnsanımız artık ‘’devlet kasasından yiyor ama yapıyor da sanki diğerleri yemiyor? ‘’Zihniyetinden artık kurtulmak, tabir-i caizse kusup atmak , namuslu insanları görüp rahatlamak istiyor…

Artık kırmızı-mavi-yeşil-mor dosyalar istemiyor bu millet! Bu millet iş istiyor, bu millet çocuğunun geleceğine güvenle bakmak istiyor, bu millet yasasına siyasetçisine belediye başkanına güvenmek istiyor artık!

Bu millet devletin arazisini,beşte bir fiyatına hemşerilerine dağıtan belediye başkanları görmek istemiyor!...

Bu millet balon patlatmalar görmek istemiyor! Bu millet, gaza gelip elleri patlayıncaya kadar alkışlamak istemiyor!...Bu millet, gaza gelmeden ve sırf normal bir psikoloji ile takdir etmek için alkışlamak, tezahüratlar yapmak, güller atmak istiyor…

Bu millet sadece atalarından aldığı en büyük mirası, onurlu ve haysiyetli bir duruşu görmek istiyor! Önce ihmal edilip aç bırakılıp, sonra patates soğan görmek istemiyor, bu millet ülkesi için fazla mesai yapıp fabrikalarda sabahlamak için zaten hazır…

Bu millet, Halife Ömerlerin, Fatih Sultan Mehmet’lerin,2.Abdulhamid’lerin hiç değilse gölgelerini görmek istiyor…Hemde…Hemen!Artık gözlerimizi açalım ve ne olur en kısa zamanda gerçekleri görelim…

Buradan; Türkiye Cumhuriyeti’ne önemli bir ivme kazandıran, ülkemize her anlamda büyük hizmetler yapan başbakanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan’a, Ulu Önder Atatürk’ün bize mirası olan partinin başkanı Sn. Deniz Baykal’a ve çok kutsal bir amaç için kurulmuş, tek aşkı vatan-millet olan fikrin temsilcisi Sn. Devlet Bahçeli’ye ve aklınıza gelen bütün liderlere yerel seçimlerde başarılar diliyor, Allah’ın hakkınızda en hayırlı olan takdiri vereceğini umuyor ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının en doğru kararı vereceğine inanıyorum
Eyüp Coşkun
Eyüp Coşkun
Admin

Mesaj Sayısı : 154
Kayıt tarihi : 06/01/09

https://darulerkam.forum.st

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz